7.4 IMDB Puanı
							
								
Lost in Translation – Bir Konuşabilse
															
							
							
						 
						
						
						Ela, kalbini yıllardır hızlandıran o kahveci çocuğa tek kelime edemez. Her gün aynı saatte kahvesini alır, sayısız senaryoyu kafasında kurar ama ağzını bıçak açmaz. Her konuşma girişimi, komik bir aksilik, talihsiz bir zamanlama veya beklenmedik bir engel yüzünden hüsranla sonuçlanır. Ama ya o kahveci çocuk da, Ela'nın varlığından haberdar ve o da 'bir konuşabilse' diye bekliyorsa? Kaderin cilveleri, ardı arkası kesilmeyen yanlış anlaşılmalar ve tatlı acı tesadüflerle dolu bu şehirde, bazen en büyük aşklar en sessiz başlangıçlarla filizlenir. Acaba bu iki çekingen ruh, sonunda fısıltılarını duyup ortak bir melodi tutturabilecek mi? Yoksa sadece bakışlarla yetinip, söylenmemiş kelimelerin ağırlığıyla mı yaşayacaklar?
										
					
					
					
					 
				
Film hakkındaki düşüncelerinizi paylaşın